Küresel Aptallaşma (1. Bölüm)

Kozmik Enerji’nin gerçek kökenini bir süreliğine bir kenara bırakalım ve şu soruyu soralım: Bu bilgiler ne kadar küreseldir ve neden bu olgunun özü hakkında yeterli bir anlayış yoktur? Yakın zamana kadar, enerjetik bilginin “pazarı”nda neler olup bittiği beni fazla ilgilendirmiyordu. Fakat son zamanlarda yaşanan bazı olaylar, özellikle de küresel değişimlerle bağlantılı olanlar ve belirli güçlerin bu bilgilere yönelik olumsuz etkileri beni düşüncelerimi dile getirmeye zorladı.

Bir zamanlar bir öğretmenim şöyle demişti: “Onlaruyumlanmamış, yalnızca yaklaştırılmışlardır.” Ne yazık ki, Kozmik Enerji operatörleri arasında çoğunlukla “yaklaştırılmışlar” vardır. Bu, onların yetersiz olduğu anlamına gelmez. Mesele şu ki, Kozmik Enerji, birçok kişinin sandığından çok daha karmaşık, sert ve aşamalı bir yöntemdir.Evet, eğitimin ilk aşamasında yeni başlayan kişi, ona sıradan, henüz bu bilgilere ulaşmamış insanlara kıyasla ayrıcalıklı hissettiren belirli bilgi ve yetenekler kazanır. Fiziksel durumunu az çok toparladıktan sonra, öğrenci süptil enerji-bilgi alanlarıyla etkileşime geçme yeteneği elde eder. İlk seviye (ruhlar alemi seviyesi), gezegenimizin bilgi alanlarını “okuma”ya ve insanlar üzerinde etkide bulunmaya olanak sağlar. Sonrasında ise daha karmaşık katmanlar gelir. Bu düzeylerde kendi varlıkları bulunan planlar vardır ve onlarla karşılaşmaya ruhsal olarak hazır olmak, aynı zamanda onların etkilerine karşı zihinsel korunma ve nötralizasyon bilgisine sahip olmak gerekir.

İleri düzey Kozmik Enerji operatörleri için bu söylediklerim anlaşılır olabilir. Fakat ben öncelikle, henüz içsel kapılarını açamamış, ancak son zamanlarda bilgiye yönelmeye başlayan gençlere sesleniyorum. Yargılamadan. Ama! Tüm sorumluluğumla söylüyorum ki, Kozmik Enerji bilgileri altında çeşitli sitelere yerleştirilen bazı içeriklerin bu öğretiyle hiçbir ilgisi yoktur. Dahası, bu içeriklerin bir kısmı tamamen sapkınlıktır ve bilginin kendisini içten çökertmeye yönelik bilinçli olarak yönlendirilmiş dezenformasyonlardır. Ne yazık ki, insanlık tarihinde bu tür girişimler ilk değildir. Daha yüksek düzeylerden gelen bilgi, birçok kez süptil düzlemlerindaha düşük varlıkları ya da bizzat insanlar tarafından çarpıtılarak değiştirilmeye çalışılmıştır. 

Açıklamaya çalışayım. Düşman hakkında bilgi toplayan bir casusu hayal edin. Böyle uzmanların seviyesi, onların görevlerine göre belirlenir. “Düşmandan bilgi almak” için gönderilen bir kişinin yalnızca fiziksel yeterliliğe sahip olması yeterli olabilir. Ancak düşman hattının gerisine sızacak kişi için gereklilikler daha yüksektir. Sonunda, uzun yıllar boyunca hazırlanan kontra-casuslar gelir: onlar için efsaneler yazılır, gizli saklanma yerleri hazırlanır, tüm aile üyeleri araştırılır vs. Bunların hepsi, elde edilen bilginin değeri ya da daha doğrusu yanıltıcı bilginin önlenmesi içindir. En kolay yol ise, düşmana karşı kullanılacak bir ajanı bizzat düşmanın içinden devşirmektir.

Peki, konuyu çok uzatmadan, süptil düzlemlerin varlıklarını ve onların potansiyelini ele alalım.
Bu varlıkların yani “özlerin” birkaç türü vardır. En küçüklerinden (mecaz anlamda “sivrisinekler”) en büyüğüne (doğrudan söylemek gerekirse “İblisler”e) kadar. Günümüzde fotoğraf teknolojisi, bu küçük varlıkların birçoğunu objektifine yakalayabiliyor. Ancak konumuz bu değil. Bu astral-mental düzlem varlıklarının hepsine enerji gerekir ve sizde tahmin edersiniz ki, onların besin kaynağı makarna değil, saf enerjidir.

Zihinsel yetisi olmayan küçük ve orta boyuttaki varlıklar, doğal enerji alanlarıyla (ormanlar, bataklıklar) veya negatif enerji birikimi bulunan mekanlarla (hapishaneler, hastaneler vb.) yetinebilir. Ancak daha “ciddi” ve akıllı varlıklar yalnızca insan enerjisine ihtiyaç duyarlar, hem de az miktarda değil.

Ben, insanların “yenip yutulması” sürecinin ayrıntılarına girmek istemiyorum. Benim için önemli olan, iblisîziyafetlerin kaynağı haline gelmiş olanları kurtarmak değil (bu hem nankörce bir uğraştır, hem de verimsizdir) bilgiye ve ışığa yönelen, ancak yolunda çelişkili ve çarpıtılmış bilgilerle karşılaşan insanları korumaktır.

Günümüzde Kozmik Enerji operatörleri giderek çoğalıyor. Bazı kaynaklara göre, bu sayı yüz binleri aşmış durumda ve hızla artıyor. Fakat kabul etmek gerekir ki, kendini Kozmik Enerji operatörü olarak tanıtan herkes ışık kaynağı değildir.Ama şunu da vurgulamak gerek: orta seviyedeki bir operatör için küçük ve orta düzeydeki varlıklarla baş etmek zor değildir. Bir Magister içinse, en güçlü varlıklarla çalışmak bile ciddi bir sorun teşkil etmez, çünkü bu düzeyde kişi yüksek frekans aralığına sahiptir ve güçlü koruma sistemleriyle donanmıştır. İşte burada şu soru doğar: “Bin yıllık bir ziyafetin ne kadar coşkulu olacağını hayal edebiliyor musunuz?”

Devam edelim. İnsanlığın ne kadar “akıllı” olduğunu düşünün ama unutmayın ki biz hala sadece insanız. Tanrısal yetilere sahip olsak da, dünyevi sorunlarla uğraşan varlıklarız.Bilgimizi yeni kuşaklara aktarırız, çok şeyi de yitiririz. Ancak asıl önemli olan bu değil. Önemli olan, bizimle aynı düzlemde var olan bazı varlıkların (komşularımızın) milyonlarca yıldır yaşıyor olmalarıdır. Ölmezler; dolayısıyla, insanlık hakkındakitüm bilgilerini korurlar; zayıf yönlerimizi, zaaflarımızı, neyle kandırılacağımızı bilirler.

Onlar merhamet, acıma, aydınlık bir geleceğe inanma, kredi borcu, iş gibi kavramlara bağlı değillerdir. O kadar zekidirler ki, herhangi bir insanın bilgilerini okuma becerisine sahiptirler. İnanın süptil düzlemlerde bu, sanılandan çok daha kolaydır. Üstelik, bir insanı kendilerine bağlamak da onlar için büyük çaba gerektirmez. Şehvet, açgözlülük, kibir, “karanlık büyü” gibi alanlarda dolaşmak onların uzmanlık alanlarıdır…

Ama esas söylemek istediğim bu değil. Bilgileri çarpıtanlar onlardır! Bu çok eskiye dayanır.
“Cadı” bilen kişiydi. Baba Yaga aslında yeni doğanları koruyan bir varlıktı. Her şey bilerek çarpıtıldı. Neden mi? Çok basit. Üstesinden gelemiyorsan, neden zahmet edesin?Yönlendir gücü birbirine karşı, sen de kenara çekilip seyret.

Özetle; insan bilincine yönelik manipülasyonlar, sözde bilim insanları, yalancı azizler ve eski vaizler aracılığıyla yürütüldü.İnsan doğasının ilahi yönüne, sınırsız potansiyeline dair gerçek bilgiler çok uzun süre boyunca ya silindi ya da çarpıtıldı ve bu “akıllıca” faaliyet, hala devam ediyor. Ne yazık ki… gerçekten üzücü.

TEKRAR EDİYORUM! Kozmik Enerji yöntemiyle bağlantılı bazı sitelerin ve kendilerini peygamber, mesih ya da avatar ilan eden bazı şahısların KOZMİK ENERJİ İLE HİÇBİR İLGİLERİ YOKTUR!

Peki, bir acemi bu insanları nasıl ayırt edebilir? DAHA ZEKİ OLARAK! Başka yolu yok.
Aksi halde, hayat yolundaki hayal kırıklıklarından oluşan kırıntılarla yapılan cıvık lapayla yetinmek zorunda kalırız.

Gerçek emek veren herkese saygıyla…
Akıldan mahrum kalanlara bağış ve merhametle…

Derleyen & Çeviren

Cemre ÖZKAN

Mehmet Levent ÜNAL

07/05/2025